27 Ocak tarihinde zorla geri göndermelerin durdurulması çağrısı
Göçmen Dayanışma Ağında bizim de imzacıları arasında yer aldığımız basın açıklaması metni yayınlandı. Metnin Türkçe versiyonunu aşağıda paylaşıyoruz.
"Etiyopya’ya planlanan uçuşlar başlamamalıdır. Pandemi, savaş ve krize rağmen Devlet Göçmenlik Dairesi (SEM) 27 Ocak günü İsviçre’den Etiyopya’ya toplu sınır dışı planlamaktadır. Güncel bilgilere göre geri gönderilecek olanlar halen geri gönderme kararları nedeniyle özgürlüklerinden mahrum bulunan kişilerdir.
27 Ocak tarihinde zorla geri gönderme hiçbir koşul altında gerçekleştirilmemelidir! Aşağıda imzası bulunan kurumlar en sert terimlerle idari makamların bu sorumsuz kararını kınamaktadır: “Krizlerin alt üst ettiği savaş bölgesi Etiyopya’ya özellikle korona döneminde planlanan bu sınır dışılar her türlü insani değerden uzaklaşma anlamına gelmektedir”. İmzacı kurumlar, resmi makamların karardan etkilenen kişilerin yaşam bütünlüklerini kasten tehlikeye atan bu girişimden vazgeçmeleri için herkese çağrıda bulunmaktadır.
Etiyopya’daki durum uzun zamandır artan bir ivme ile kontrol dışına çıkmıştır. Uluslararası Kriz Grubu Etiyopya’yı, 2021 yılı için, Afganistan’dan sonra çatışma yaşanan en tehlikeli on ülkeden ikincisi olarak değerlendirmektedir. Etiyopya başbakanı Abiy Ahmed ülkenin kuzeyindeki Tigray bölgesinde bir savaş yürütmektedir. Eritre rejimi de aynı şekilde savaşa karışmış durumdadır. Savaş çıktığından beri bölge tamamen güvensiz ve barut fıçısı durumundadır. Ayrıca korona riski Etiyopya’da son derece yüksektir. Zaten güçbela dayanmaya çalışan sağlık sistemi sınırlarına ulaşmış durumdadır. İlaç şirketleri ile kuzeyin devletleri arasındaki öncelik anlaşmaları uyarınca geniş kapsamlı aşılama yakın gelecekte görünür değildir. Genel olarak sağlık sistemi, konut piyasası, yaşam koşulları, ekonomik durum çok kötüdür.
Başvuruları reddedilen kişiler Etiyopya’ya rızaları ile dönmeyi kabul etmemektedir. Kaçtıkları ülkeye geri dönmeme kararının nedenleri açıktır, haklıdır ve bu karara saygı duyulmalıdır. Her iade kararının arkasında yaşamı alt üst olan bir insan vardır. Ülkelerinden kaçmak zorunda kalan göçmenlere yönelik şiddet ve zorlama çözüm değildir."